Sosyal ağlarda işlenen suç tipleri

1. GİRİŞ

Toplum için sosyal medya gün geçtikçe daha da önem arz eder bir hale gelmiştir. Bireyler sosyal ağlar sayesinde fotoğraflarını, videolarını ve idealarını istediği şekilde paylaşabilmekte ve sosyal çevreleri ile sürekli iletişim halinde kalabilmektedir. Bireylerin hayatı sosyal ağlar sayesinde gittikçe paylaşılabilir, araştırılabilir ve öğrenilebilir olmaktadır. Bu durum karşısında da sosyal ağlarda mahremiyetin ve buna bağlı tehlikelerin sorgulanması gündeme gelmektedir. Sosyal ağların bu derece büyük bilgilere ve akabinde güce sahip olması beraberinde sosyal ağların bir suç işleme ortamı halini almasına neden olmakla birlikte; bu konu sosyal ağlara olan ilgiye etki etmemektedir.

2. SOSYAL AĞ NEDİR?

Sosyal ağlar birbiriyle ilgili ya da değişik bilgileri içinde bulunduran değişik etkilerin söz konusu olduğu bir gurubu ifade etmektedir. Sosyal ağ, bilginin ağa üye kişiler arasında paylaşılmasını ve üyeler arasında yayılmasını sağlamaktadır. (Phillips ve Phillips'den aktaran Vural ve Bat,2010)

Sosyal ağlar genel olarak aşağıdakileri içerir; (Dawley'den akratan Vural ve Bat,2010)

- Sosyal siteler: MySpace, Facebook, Twitter,

- Fotoğraf Paylaşım Siteleri: Flicker, PhotoBucket, İnstagram

- Video Paylaşım: YouTube.

- Profesyonel Ağ Siteleri: LinkedIn, Ning.

- Bloglar: Blogger.com, Wordpress.

- Wikiler: Wetpaint, PBWiki.

3. SOSYAL AĞLARIN CEZA HUKUKU BOYUTU

Sosyal medyada kişiler kimliklerini rahatlıkla gizleyip serbest olarak hareket etme alanı bulduklarından; suç işlerken tespit edilemeyeceklerine güvenerek cesur ve korkusuz davranmaktadırlar.

Sosyal medyada işlenebilecek suçlar; kişilere karşı suçlardan, devlete karşı suçlara kadar çok geniş bir yelpazeye sahip olup, Türk Ceza Kanunu'na bakıldığında, maddi unsur açısından sosyal medya üzerinden işlenebilmeye müsait olan suçlar;

Madde 84 “İntihara yönlendirme”, madde 103 “Çocukların cinsel istismarı”, madde 105 “Cinsel taciz”, madde 106 “Tehdit”, madde 107 “Şantaj”, madde 125 “Hakaret”, madde 132 “Haberleşmenin gizliliğini ihlal”, madde 134 “Özel hayatın gizliliğini ihlal”, madde 135 “Kişisel verilerin kaydedilmesi”, madde 136 “Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme”, madde 157 “Dolandırıcılık”, madde 158 “Nitelikli dolandırıcılık”, madde 213 “Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit”, madde 214 “Suç işlemeye tahrik”, madde 215 “Suç ve suçluyu övme”, madde 216 “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama”, madde 217 “Kanunlara uymamaya tahrik”, madde 225 “Hayasızca hareketler”, madde 226 “Müstehcenlik”, madde 227 “Fuhuş”, madde 300 “Devletin egemenlik alametlerini aşağılama”, madde 301 “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama” gibi çok çeşitlidir.

4. SUÇLULARIN TESPİTİ

Twitter/Facebook/İnstagram kullanıcılarının 5651 sayılı yasa kapsamında, tanıtıcı bilgilerini belirtme zorunluluğu yoktur. Kişiler kolaylıkla farklı farklı isimler, fotoğraflar ve bilgilerle sahte hesaplar açarak; kolaylıkla suç işleyebilmektedirler. Bu sebeple, bir Twitter veya Facebook kullanıcısının bilgilerine, ancak merkezleri ABD'de bulunan ‘Twitter Inc' veya ‘Facebook Inc' Şirketlerine başvurularak ulaşılabilinmektedir.

Diğer yandan Twitter ve Facebook şirketlerinin merkezleri ABD'de bulunduğundan ve Türkiye'de de herhangi bir resmi iletişim kanalları olmadığından, faillerin IP bilgilerini ancak şirketlerin ABD'deki merkezlerine ‘Uluslararası Adli İstinabe' aracılığıyla yazı yazılarak ve Adalet Bakanlığı'nın bu konudaki genelgesinde belirlenen yol izlenerek ulaşılabilecektir. (Burtul,2013:19)

Uluslararası Adli İstinabe: T.C Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nün B.03.0.UİG.0.00.00.06/010.06.02/7-1 sayılı yazısıyla yayınlanan 01.03.2008 tarih ve 69/1 sayılı “Cezai İşlere İlişkin Uluslararası İşbirliğinde Adli Makamlarımızca Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar” Hakkındaki Genelge uyarınca yurt dışında yerleşik bir tüzel kişiden ceza hukukuna ilişkin bir soruşturma kapsamında yargı makamları tarafından bilgi temini taleplerinin mümkün olduğu düzenlenmiştir. Genelgede uluslararası istinabe: “Bir devletin yetkili bir makamının (istemde bulunulan devlet), diğer bir devletin (istemde bulunan devlet) adlı makamı adına yerine getirdiği işlemler bütünü“ olarak tanımlanmıştır. Uygulamada, İnternet yoluyla işlenen suçlarda adli istinabenin en çok muhatabı olan ülke (Facebook, Twitter, Google, Yahoo vb.) ABD'dir. (Burtul,2013:24)

Ancak, Türkiye ile merkezi ABD'de olan şirketler arasında bazı sorunlar ortaya çıkmaktadır. Uluslararası adli istinabenin uygulanabilmesi için iki şart bulunmaktadır.

1. Türkiye ile bilgi talep edilecek ülke arasında, adli yardımlaşmaya ilişkin bir ikili sözleşme ya da beraber taraf olunan bir çoklu sözleşmenin bulunması gerekmekte

2. ve “karşılıklılık esası” uyarınca burada soruşturulan suçun, bilgi istenen ülkenin yasalarında da suç olarak tanımlanmış olması gerekmektedir.

Sorun, bu ikinci şartta ortaya çıkmaktadır. Zira, ülkemizde ‘hakaret' olarak düzenlenen fiil, birçok durumda ABD'de suç teşkil etmediğinden, hakaret suçuna ilişkin olarak Twitter veya Facebook'tan bilgi talep edildiğinde, buna birçok kez olumsuz yanıt dönülmektedir. Ne var ki, bu gibi suçlar dışında, her iki ülkede de suç olarak tanımlanan fiillerde (örneğin; tehdit, taciz, çocuk pornografisi vb.), uluslararası adli istinabe yoluyla söz konusu şirketlerin yabancı ülkelerdeki merkezlerinden faillerin IP bilgileri istenerek tespit edilmeleri mümkündür. (Burtul,2013:24)

Tüm bunlarla birlikte; sosyal medyanın kullanılması suretiyle işlenen suçlarda bir koruma tedbiri olan bilgisayarlarda yapılacak aramanın konumuzla ilgili önemine de değinmek istemekteyim. Bilgisayarlarda yapılacak olan arama CMK m. 134'te özel olarak düzenlenmiştir. Kanuna göre, yapılan soruşturmada kuvvetli şüphe var ise ve başka surette delil elde edilemiyorsa cumhuriyet savcısının istemiyle hâkim tarafından karar verilerek; şüphelinin bilgisayarında arama yapılabilmektedir. -Kanundaki şartlar gerçekleştiği taktirde- bu arama şekline ivedilikle başvurulması; delillere yok edilmeden derhal ulaşılması ve adli makamların işlerinin kolaylaşmasını sağlayacaktır.

5. SONUÇ

Sosyal ağlarda suçun oluşumunu engellemek ve işlenen suç oranlarını azaltmak için yine aynı ağlar üzerinden çalışmalar yapılmalıdır. En çok kullanılan sosyal mecralar olan; Facebook, Twitter, Instagram ve YouTube'da gruplar oluşturularak bildiriler yayınlanmalıdır. Bu bildiler de, “sosyal medyada işlenen suçlar, suçlara sebep olan eylemler, cezaları ve bu durumlar ile karşılaşınca başvurulması gereken merciler” hakkında herkesin anlayacağı şekilde en yalın halde bilgiler bulunmalıdır.

Özellikle cinsel suçlara yönelik olarak; çocukların, bireylerin ve ebeveynlerin bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Alınması gereken önlemler, dikkat edilmesi gereken yerler, suçun ve cezanın ham madden hem manen ağırlığından bahsedilerek suçun oluşumun önüne geçilmeye çalışılmalıdır.

KAYNAKÇA

ARTUK, GÖKÇEN & YENİDÜNYA, Ceza Hukuk Genel Hükümler, Adalet Yayınevi, İstanbul 2013

ARTUK, GÖKÇEN & YENİDÜNYA, Ceza Hukuk Özel Hükümler, Adalet Yayınevi, İstanbul 2015

AYDIN Aslı, “Sosyal Medya Aracılığıyla İşlenen Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar”

http://www.academia.edu/34076977/Sosyal_Medya_Aracılığıyla_İşlenen_Cinsel_Dokunulmazlığa_Karşı_Suçlar

BAT Mikail ve VURAL Beril Akıncı, “Yeni Bir İletişim Ortamı Olarak Sosyal Medya: Ege Üniversitesi İletişim Fakültesine Yönelik Bir Araştırma”, Journal of Yasar University, S:50 (2010), s.3348-3382

BURTUL Burcu, “Bilişim Vasıtalı Suçlarda Suçluların Tespiti”, 30. Ulusal Bilişim Kurultayı, s.18-25

CENTEL Nur ve ZAFER, Ceza Muhakemesi Hukuku, Beta Yayıncılık, İstanbul 2015

YALÇIN Nursel ve GÜRBÜZ FİLİZ, “Sosyal Ağlarda İşlenen Suçlar, Facebook Sosyal Ağı Örneği” Akademik Bilişim, (Yayın No:1667671)

TEZCAN, ERDEM & ÖNOK, Teorik ve Pratik Ceza Özel Hukuku, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2007